Latince bir kelime olup kökeni yunan ve roma mitolojisine dayanmaktadır. Evlilik tanrısı olan Hymenaeus, şarap tanrısı Dionysos ile güzellik tanrısı Afroditin oğludur. Eski yunanda gerdek gecesi bu tanrıya adandığı için kızlık zarına hymen adı verilmiştir. Tarihten günümüze bazı toplumlarda namus, el değmemişlik, saflık yani bekaretin simgesi olarak kabul edilmektedir.
Hymen vajen girişinden yaklaşık olarak 1-1,5 cm içeride yer almaktadır. Hymen iç genital organlar ile dış genital organlar arasında sınır oluşturmaktadır. Vajinanın başlangıcı ile vestibulum vajina arasında yer alır.
Hymen genellikle zar şeklinde ifade edilsede, zar kadar ince olmayan kalınlığı 1-1,5 mm civarında olan mukoza yapısındadır. Hymen genellikle ortasında adet kanının dışarı akmasını sağlayan çeşitli şekillerde olabilen bir boşluk içermektedir. Hymenin vajen duvarıyla birleştiği yer hymenin kaidesini oluşturur ve bu bölge daha kalın olup kanlanmasıda daha fazladır. Hymen orta kısmında özelliklede boşluğun sınırlarını çevreleyen kenarlarda daha ince olup kanlanmasıda daha azdır.
Hymenin fizyolojik görevi net olarak açıklanamamıştır. Embriyolojik dönem içindeki görevi iç genital organların erken dönem amniotik sıvı ve içeriği ile temasının kesilmesi olabileceği düşünülmektedir. Doğum sonrasında görevi ise özellikle çocukluk döneminde vajen içine yabancı cisim girişini engellemek olduğu düşünülmektedir.
Günümüzde hymenin anatomik veya fizyolojik değil sosyolojik fonksiyonu ile ilgilenilmektedir.
Hymen adet kanın deşarjını sağlayacak şekilde delikler içermektedir. Bu deliklerin şekline, sayısına ve büyüklüğüne görede çeşitli isimler almaktadır. Yaklaşık olarak tanımlanan dokuz çeşit hymen bilinmektedir.
Hymen , cinsel ilişki dışında ince mukozal yapısı ve yerleşim yeri sebebi ile dış genital organ travmalarında hasarlanabilmektedir. Düşme, travmatik sporlar, mastürbasyon sırasında hymen ile temas gelişirse hasarlanma olabilmektedir.
Sıklıkla kapalı toplumlarda sosyal nedenlerle yapılan operasyonlardır. Batı toplumlarında daha çok fantazi amacıyla yaptırılmaktadır.
Hymen onarımı hastanın durumuna, koşullarına ve isteklerine göre değişim göstermektedir. Buradaki en önemli belirleyici faktör genellikle hastanın operasyon sonrası ilişkiye ne zaman gireceği yani süre olmaktadır. Hymen onarımı hastanın önceki cinsel ilişki sayısından bağımsızdır.
Hymenoplastideki amaç operasyondan sonraki ilk ilişkide kanamanın sağlanmasıdır. Hymenoplasti teknikleri çok çeşitli olup yapılma şekli ve etkinliği yönünden farklılıklar arz etmektedir. Kalıcılık süresine göre 2 gruba ayrılabilir.
Geçici Hymenoplasti
Geçici Hymenoplasti
G noktasını ilk olarak 1944 yılında Alman Dr. Ernst Grafenberg tanımlamıştır.G noktası vajina girişi ...
Devamını OkuKlitoris kadınlarda cinsel ilişki sırasında erektil (şişme, büyüme ve gerilme) olan, küçük dudakları ...
Devamını OkuVajen dokusu zamanla özellikle menopoza yakın dönemde ve sonrasında atrofi dediğimiz gerileme ve inc ...
Devamını Oku